Donald Trump’ın başkanlığının ilk 100 günü, küresel piyasalarda sert dalgalanmalar ve tarihi değer kayıplarına sahne oldu. Trump’ın gümrük vergileri S&P 500’ü pandemi ve krizlerden daha fazla aşağı çekerken yatırımcı güveni de sarsıldı, ABD varlıklarının ‘güvenli liman’ statüsü tartışmaya açıldı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve geldikten sonraki 100 günü değerlendirildiğinde, piyasaların şiddetli bir sarsıntı yaşadığı görüldü. New York Times’ın haberine göre, finansal piyasalarda 70 gün boyunca sert dalgalanmalar sürerken yaklaşık 30 gün de zarar görüldü. Halka açık şirketlerden 6,5 trilyon dolardan fazla değer silindi.
S&P 500 yüzde 9 oranında düştü. Bu düşüş, Başkan Gerald Ford’un Richard Nixon’dan görevi devraldığı Ağustos 1974’ten bu yana bir başkanlık döneminde görülen en kötü başlangıç oldu. Bu, 2000’lerin başında teknoloji balonunun (dot-com krizi) patladığı dönemde, George W. Bush’un göreve geldiği dönemdeki düşüşten bile daha kötü bir düşüş anlamına geldi.
Borsa rekorlar kırmıştı
Trump, görevi sağlam temellere oturan bir ekonomi ve rekor üstüne rekor kıran bir borsa devralmıştı. Ancak tablo, Trump’ın 2 Nisan’da açıkladığı gümrük vergisi tarifeleriyle hızla değişti.
Piyasalarda volatilite patladı. Wall Street, hükümetin politikalarının ekonomik sonuçlarını sindirmeye başladı. S&P 500, sadece iki günde yüzde 10’dan fazla düştü. Bu düşüş, pandeminin neden olduğu Mart 2020 satışları ve 2008 finansal krizinde en kötü günlerdeki düşüşlerle kıyaslanabilecek bir düşüş olarak öne çıktı.
Hisse senetleri sonrasında toparlansa da vergiler küresel piyasalarda belirsizliği artırdı. Bazı yatırımcılar, piyasa kargaşası dönemlerinde ABD varlıklarının güvenli liman olup olmayacağını sorgulamaya başladı. Bu durum, uzun süredir devam eden küresel piyasa düzenini de tehdit etti.
Bazı iyimser yatırımcılar, piyasalardaki kaosun Trump’ı ağır vergilerden geri adım atmaya zorladığını savunsa da birçok yatırımcı pek de iyimser olacak bir hava görmüyor. Tallbacken Capital Yatırım Direktörü Michael Purves, “Çok istikrarsız bir tablo var. Havada büyük bir iyimserlik vardı” diyor.
Başta böyle değildi. Trump’ın göreve gelişinden bir ay sonra S&P 500 rekor kırmıştı. Yapay zekânın sınırsız potansiyeli ve büyüme odaklı bir başkanın seçilmesi yatırımcıları umutlandırmıştı. 19 Şubat’ta Miami’deki Geleceğe Yatırım İnisiyatifi Enstitüsü’ne hitaben konuşan Trump, yatırımcılara ekonomik refah sözü vererek şunları söylemişti: “Donald J. Trump adlı bir başkanın liderliğindeki bugünün ve geleceğin Amerika’sından daha iyi bir yer yok.”
Yatırımcılar coşkuluydu. Parnassus Investments CIO’su Todd Ahlsten, Trump’ın ilk günleri için “Havada büyük bir iyimserlik vardı. Ufukta çok az uyarı sinyali görünüyordu” diyor.
Ancak Trump’ın konuşmasından bir gün sonra, enflasyon endişeleri piyasayı baskılamaya başladı. Mart başında Meksika ve Kanada’ya yüzde 25 gümrük vergisi açıklanınca bu baskı arttı. Ekonomistler, ithalat vergilerinin tüketiciler ve şirketler için maliyetleri artıracağına dikkat çekti.
Başkanın ticaret açığı söylemlerinin sadece kampanya söylemi olduğuna inanan yatırımcılar, yeni bir gerçekle karşı karşıya kaldı. Başkan gerçekten tarifeleri uygulamaya koyuyor ve bunun için borsadaki satış riskini göze alıyordu. Yatırımcılar hâlâ olacaklara hazırlıklı değildi.
Satış dalgası tetiklendi
Dünyanın dört bir yanına çift haneli oranlarda vergilerin açıklanması, S&P 500’de pandemiden bu yana en kötü iki günlük satış dalgasını tetikledi. Bu kez fark, düşüşün doğrudan hükümet politikalarına yanıt olarak yaşanmasıydı.
Cambridge Üniversitesi Queens’ College Başkanı ve Pimco’nun eski CEO’su Mohamed El-Erian şöyle dedi: “Pandemi gibi dışsal bir şok yokken bu kadar hızlı bir satış yaşanması dikkat çekici.”
İstihdam artışı yavaşlayan ve enflasyonun soğuduğu bir ekonomide, ekonomistler çok daha sert bir durgunluk riski olduğu konusunda uyarı yaptı. Yönetim, borsadaki çöküşü yine de küçümsedi. Yatırımcılar portföylerini korumaya koştu. El-Erian şu ifadeleri kullandı: “ABD ekonomisi ekonomik istisnacılığıyla övülürken, şimdi durgunluk ya da stagflasyon riski konuşuluyor. Bu, dünyanın en önemli ekonomisi için büyük bir paradigma değişimi.”
Trump geri adım attı
Tarifelerin uygulanmasına bir hafta kala, Nasdaq ve daha küçük şirketleri içeren Russell 2000 endeksleri ayı piyasasına girdi. Ayı piyasası, yatırımcı kötümserliğinin en keskin göstergesi sayılıyor.
8 Nisan’da, vergilerin yürürlüğe girmesinden bir gün önce, S&P 500 Şubat zirvesinden yüzde 18,9 oranında düşmüştü. Ertesi sabah vergiler yürürlüğe girmeden Trump, Çin hariç tüm ülkeler için en ağır tarifeleri 90 gün erteledi. Hisse senetleri sıçradı, S&P 500 2008’den bu yana en iyi gününü yaşadı. Ancak Trump’ın geri adım atma nedeni olarak gösterdiği şey borsa değildi.
Panik havası yayıldı
Aynı hafta, tahvil ve döviz piyasalarında sıra dışı gelişmeler yaşandı. Genellikle kriz anlarında yatırımcılar güvenli liman olarak ABD varlıklarına yönelir, dolar ve ABD tahvilleri değer kazanırdı. Piyasa çökerken de bu oldu. Ancak tarifelere birkaç gün kala hem dolar hem de ABD tahvilleri düşmeye başladı ve Wall Street’te alarm zilleri çaldı.
Yatırımcılar panik havasını ve fiyatlardaki sert düşüşleri tanımlarken, tahvil getiri oranları fırladı. Haftaya yüzde 4,3 getiriyle başlayan 30 yıllık tahvil, gece ticaretinde yüzde 5’in üzerine çıktı. Bu, normalde günlük yüzde 0,01’lik hareketlerin görüldüğü bir piyasada büyük bir sıçramaydı.
Trump tüm bunlar yaşanırken “Tahvil piyasası çok karmaşık” demekle yetindi. Yatırımcılar bu gelişmeyi, algoritmik işlem sistemlerinin teknik eşiklerin aşılmasıyla otomatik satışa geçmesi şeklinde açıkladı. Satışlar hızlandı. Bazı analistler, bu olağandışı hareketlerin yatırımcıların ABD varlıklarından soğumasının işareti olduğunu söyledi.
ABD’nin konumu tartışmaya açıldı
ABD’nin küresel piyasalardaki ayrıcalıklı yeri olan rezerv para birimi dolar ve tahvillerin temel güvenli varlık oluşu kısımları tartışmaya açıldı. 9 Nisan’dan sonra da yönetimin tonu değişti.
Yetkililer, sahne arkasında olumlu ticaret görüşmeleri yürütüldüğünü ileri sürdü. Çin örneğinde olduğu gibi, bu açıklamalar çoğu zaman gerçeği yansıtmasa da yatırımcılar Beyaz Saray’ın piyasaya olumlu sinyal vermeye çalıştığını düşündü. Ancak tüm bunlar geleceğe belirsizliği gidermiş değil.
“Felç edici bir etki yaratır”
Ekonomik veriler, tarifelerin etkilerinin izlenmesinde daha kritik hâle geldi. Şirket bilançoları bundan sonra tarifelerin reel sektöre etkisi açısından yakından incelenecek. Sonrasında da temmuz ayında gelecek vergilerin 90 günlük ertelemesinin sona erdiği tarih olacak.
BNP Paribas ekonomisti James Egelhof şöyle diyor: “Eğer yönetim yakında vergi politikasını yumuşatır ve belirsizlik azalırsa, kalıcı zarar sınırlı kalabilir. Ama vergiler inip çıkmaya devam ederse, bu belirsizlik özellikle işletmeler üzerinde felç edici bir etki yaratır.”
Trump: Musk yönetimde istediği kadar kalabilir
Trump Çin ile anlaşma umudunu koruyor
Trump Powell’a yüklendi: Faizi ondan iyi bilirim
Trump’ın vergileri piyasalarda yön değişikliğine neden oldu
Kaynak = https://www.finansingundemi.com/haber/trumpin-ilk-100-gununun-piyasalara-maliyeti-65-trilyon-dolar/1850838